"Kız kardeşimin gelinliği bana giydirmesi 45 dakika sürdü; bir ton ağırlığındaydı"

Düğün kıyafet kuralı: "Met Gala kadar göz alıcı, ama Met Gala kadar değil."

Harrods, Shiseido, Omorovicza, Christian Louboutin ve De Beers gibi müşterilere kreatif danışman olarak hizmet veren Iona Judd, kısacası vizyonu, zevki ve tarzı için ücret alıyor. Bu nedenle, bu yılın başlarında kendi düğününü planlamaya geldiğinde -ki tartışmasız bugüne kadarki en önemli siparişiydi- logo tasarımından özel yapım bir DJ kabini inşa etmeye kadar her şey aynı titiz standartlara göre yürütülmek zorundaydı. "Nişanlımın 'Ne yapıyorsun? Bu bir müşteri projesi değil!' dediği ve benim de 'Biz müşteriyiz!' diye cevap verdiğim anlar oldu," diyor. "Herkes gelinzilla gibi davrandığımı düşündü ama aslında tamamen rahattım. Yani, üzerinde çalıştığım en eğlenceli siparişti."

Gelin ve damada doğru bir rota izleyerek

Judd, şimdiki kocası Elliot Mason'la lise mezuniyetinden önceki yaz İbiza'da kız kıza bir tatilde tanışmış. "Çılgın bir hafta sonuydu," diyor. "Ve dürüst olmak gerekirse, onu neredeyse hiç hatırlamıyorum, onunla tanışmayı bırakın." Yedi yıl sonra, o zamanlar 24 yaşında olan ve Central Saint Martins mücevher tasarımı mezunu olan Judd, aynı Elliot ile Bumble'da tesadüfen karşılaşmış. "Birçok ortak arkadaşımız olduğunu fark ettim ve Bar Termini'deki ilk buluşmamızda, sadece birkaç partilerinde tanışmakla kalmayıp, hatırlayamadığım konuşmalar bile yaptığımızı öğrendim." Judd, biraz utanmış bir şekilde eve koşarken, Mason'ın ikinci bir buluşmaya ikna edilmesi gerekmiş. "Bunca yıl sonra evleneceğimizi kim düşünebilirdi ki?"

Teklif İona adasında gerçekleşti

Nişan, MS 806'da İç Hebridler'deki ücra Iona adasında (Judd'un adını aldığı) 68 Kelt Hristiyan rahibin öldürüldüğü yer olarak bilinen, ıslak ve vahşi bir kıyı şeridinde gerçekleşti. Judd, "Şiddetli yağmur yağıyordu, ikimiz de su geçirmez giysiler giyiyorduk ve Elliot'tan Iona adasında benim, yani Iona'nın bir fotoğrafını çekmesini istedim," diye hatırlıyor. "Zıplayıp dururken bana bir şeyler mırıldandı ve sonra arkamı döndüğümde önümde diz çöktü." Elbette, evet dedi. "Sanırım ruhum bedenimi yaklaşık 15 saniyeliğine terk etti. Hayatımda yaşadığım en gerçeküstü ve büyülü şeydi." Düğünün Mora'nın güneşli gökyüzü altında gerçekleşmesini ummuştu, ancak tanrıların başka planları vardı. "Kardamyli'ye bir keşif gezisine çıktık ve denize bakan terk edilmiş bir amfitiyatro bulduk," diye ekliyor. "Çok güzeldi ama köyün ileri gelenleri bu fikri reddetti."